Disciplined Entrepreneurship Yazarı Bill Aulet ile Yapılan Röportajın Bir Bölümü
Kitaba neden Disciplined Entrepreneurship başlığını koydunuz?
Bu başlığı seviyorum, çünkü bir girişimciyi başarılı kılacak iki zıtlığı, bir korsanın korkusuz ruhu ile bir deniz piyadesinin yürütme becerilerini biraraya getiriyor. MIT Girişimcilikte öğrencilerimizin bu dengeyi tutturmalarına yardımcı oluyoruz.
Bu kitabı neden şimdi yazmaya karar verdiniz?
MIT’den Howard Anderson ile birlikte Girişimciliğe Giriş dersi veriyordum. Zamanla sınıf her biri dört öğrenciden oluşan beş ekipten yüz küsur ekibe büyüdü. Sınıfa doğru düzgün bir şeyler öğretebilmek amacıyla malzeme toplamak için yoğun çaba harcıyorduk. Kısa süre sonra bu toplamaların bir krize yol açabileceğini ve girişimciliğin geliştirilmesini durdurabileceğini fark ettim. O nedenle de bu kitabı yazmaya başladım.
Girişimci olmanın özellikleri nelerdir?
Bu soruyla gittiğim her yerde karşılaşıyorum. Birçok kişi sonradan başarılı girişimci olunmayacağı, başarılı girişimci olarak doğulacağı şeklinde yanlış bir kanaat taşıyor. Girişimcilerin riski seven cıva gibi bireyler oldukları, disiplinle uzaktan yakından ilişkileri bulunmadığı yanlış görüşü de yaygın. Çoğu durumda tam tersi geçerli; araştırmalar artan ölçüde girişimciliğin öğretilebileceğini, meşru bir meslek ve disiplin olarak görülebileceğini ortaya koyuyor. Girişimcilik bir takım sporudur. Burada fikirler takımın oldukça odaklı bir şekilde onları gerçekleştirme becerisinden sonra gelir.
Girişimcilik hakkında kitap yazabilecek kapasitede misiniz?
Girişimciliği icra ettiğim ve öğrettiğim 15 yıl boyunca karşılaştığım başarısızlık acılarından çok şey öğrendim. Bu benim müthiş bir bilgin olduğum anlamına gelmiyor; sadece neyin işe yaradığını belirledim ve bu bilgiyi paylaşıyorum. MIT’deki bu işe sahip olduğum için şanslıyım. İnsanların birbirlerinden öğrendikleri bir toplulukla iletişim içindeyim.
İflas eden ilk firmamı 11 yıl IBM’de çalıştıktan sonra kurmuştum. Başarısızlık o kadar bariz ve gerçekti ki acısıyla yanıp tutuşurken çok şey öğrendim. Her şeyden önemlisi, birlikte çalıştığınız ekibin çok önemli olduğunu kavradım. Güvenebileceğiniz ve faaliyetiyle sizi tamamlayan birisiyle işbirliği yapmaya ihtiyaç duyuyorsunuz.
Girişimcilik sürecini bir dizi adımdan oluşan bir yol haritası olarak sunmak okurun ne işine yarar?
Girişimcilik sadece birbirini izleyen adımlardan oluşmaz tabii ki. Ne var ki, insanların yollarını kaybetmemeleri için nereden yola çıkmaları gerektiğini söylemeliydik. Parçalara ayırdım, en mantıklı başlangıç noktasını belirledim ve oradan ilerledim. Bu yol haritası, tekrarlayan birçok halka içermesine rağmen, insanları ilerlemeye teşvik eden bir yapı sunuyor.
Bu kitabı kimler satın almalı?
Girişimciliğe ilgi duyan ve süreci anlamak istenler. Taze girişimciler, tekrar denemek isteyenler ya da kurumlarını büyük şirketlere dönüştürmek isteyen iş insanları da almalı. Büyük, kurumlaşmış şirketler de inovasyon kapasitelerini ölçmek için bu kitaptan yararlanabilir.
Reblogged this on yasarnorman.